Tevfik İzmirli – “Geçtiğimiz Pazartesi günü İstanbul’da ne oldu? – Jetler neden alçak uçuş yaptılar?”

06/11/2010 (Kategori: Seçtiğim Haberler, Yorum - Polemik)

“Her ne olmuş olursa olsun, tüm komplo teorilerini bir kenara bıraksak bile.. yapılan alçak uçuşlar saygısızlıktır, ilkelliktir..

Mutlaka yapılması gereken teknik amaçlı bir uçussa, haber verilmeden yapılması saygısızlıktır, ilkelliktir..

Milyonlarca insanın yaşadığı bir şehirde o anda kimbilir kaç hastamız, uykudaki kaç bebeğimiz, sınıflarında olan kaç minik yavrumuz boş yere ürkütülmüş, tedirgin edilmiştir.. Eskişehir hava üs komutanının böyle bir yetkisi yoktur.. olmamalıdır..

Siyasi bir mesaj verme amacıyla yapılmışsa, saygısızlık ve ilkellik lafları hafif kalır.. “

Merhabalar,

Geçtiğimiz Pazartesi günü İstanbul’da tam anlaşılamayan bir takım olaylar yaşandı..

Bir gün önce, 31 Ekim Pazar sabahı, saat 10:30 sularında, Taksim Meydanı bir ‘intihar bombacısı’nın eylemine sahne olmuştu. Çoğunluğu Çevik Kuvvet mensubu polislerimiz olmak üzere 32 kişi yaralanmıştı.

Ertesi gün, 1 Kasım, Pazartesi günü, saat 11:30 sularında İstanbul üzerinde Hava Kuvvetleri’nin beş jet uçağının alçak uçuş yaptığını gördük.

Olay gazetelerin internet sayfalarına anında yansıdı. Yansıdı ama, düzgün bir bilgilendirme yapılmadığı için, haberlerin çelişkili detaylar içerdiği dikkatleri çekti.

Örnek olarak, Milliyet WEB sitesinin o saatlerdeki haberini veriyorum.
Başlıkta, “İstanbul’da bir helikopter kimliğini bildirmedi, jetler havalandı” deniyor.

Dendiğine göre, şehir üzerinde kuleye haber vermeden uçuş yapan şüpheli bir helikopter tespit edilmişti ve jetler bu helikopteri bulmak / indirmek amacıyla havalanmışlardı..

Daha sonra sözü edilen helikopterin, kulenin bilgisi dahilinde Bursa’ya gitmekte olduğu yazılıp çizildi..
Şunu, tesadüfen kendi tecrübemden biliyorum, İstanbul – Bursa uçuşu yapan helikopterler, gerçekten de kestirmeden, Marmara Denizi üzerinden uçmuyorlar.. Yeşilköy’den E-5’i takip ederek Zincirlikuyu, oradan Büyükdere Caddesi, FSM Köprüsü şeklinde bir rota takip ederek, neredeyse karayolu güzergahı üzerinden gidiyorlar..

Sonradan, Hava Kuvvetlerine ait beş RF-4 keşif uçağının, Kadıköy üzerinde, önceden planlanmış bir fotoğraf çekimi amacıyla uçtukları açıklandı. (Bunlar bildiğimiz F-4 Fhantom uçaklarının, fotoğraf ekipmanı ile donatılmış keşif tipleri. Adının başındaki ‘R’ harfi, keşif kelimesinin İngilizce karşılığı olan ‘reconnaissance’ kelimesinin baş harfinden alınma).. Eskişehir’den kalkmışlar, önce Karadeniz’e çıkmışlar, sonra güneye dönerek, Zekeriyaköy, Maslak, Levent ve Taksim üzerinden Kadıköy’e geçmişlerdi..

Keşif uçağı olmalarının, biz alçaklarda yaşayan sivillere getirdiği bir fark yok.. Bunlar bildiğimiz F-4 Fhantom savaş uçaklarının keşif podu takılmış halleri.. Ne görüntüleri, ne sesleri farklı değil.. Fotoğrafları yukarıda..

İlk akla gelen, “bu kadar büyük bir şehir üzerinde alçak uçuş yapılacaksa, bunun neden önceden haber verilmeden yapıldığı” oldu.. Ne belediyeden, ne valilikten böyle bir uyarı gelmemişti. Halbuki yıllardır, resmi bayramlar ve ‘Türk Yıldızları’nın akrobasi gösterileri haricinde bu tip alçak uçuşlar yapılmaz olmuştu. Türkiye’nin yazılı olmayan ‘asker -sivil ilişkileri sözlüğü’nde bu uçuşların hiç de hoş olmayan anlamları vardı..

Bugün basına yansıyan askeri pilotların görüşüne göre ise, “ne bir tek helikopter için beş jet kaldırılması mantıklıydı, ne de gerçekten fotoğraf çekimi yapılacaksa bunun beraber uçan beş uçak tarafından yapılması”..

Ayrıca, aynı saatlerde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “24′üncü Uluslararası Proje Yönetim Birliği (IPMA) Dünya Kongresi”nin açılış törenindeydi. Yani o da İstanbul’daydı..

Tesadüfen, alçak uçuşun yapıldığı saatlerde, Aysel Tuğluk ve beraberindeki diğer avukatlar, Gemlik’deki Gem-Port limanından İmralı adasına, Öcalan ile görüşmeye gidiyorlardı. Gem – Port limanı da Bursa’daydı..

Tuğluk’un, görüşmeden sonra getireceği mesajlar kamuoyu tarafından merakla bekleniyordu. Nitekim, Tuğluk’un dönüşünde yaptığı açıklamalar basında geniş yer buldu.

Bu açıklamaların içinde bir detay ayrıca dikkat çekti: Öcalan, yüksek düzeyde bir sivil yetkilinin kendisi ile görüştüğünü açıklıyordu..

Acaba.. İstanbul’dan Bursa’ya giden helikopter, Tuğluk’un ziyaretinden önce İmralı’ya gitmiş olduğu anlaşılan üst düzey sivil yetkiliyi mi taşıyordu?

Acaba.. alçak uçuş yapan jetler bu helikoptere, daha doğrusu taşıdığı yetkilinin ziyaretine, askeriyenin tepkisini mi iletiyorlardı?

Her ne olmuş olursa olsun, tüm komplo teorilerini bir kenara bıraksak bile.. yapılan alçak uçuşlar saygısızlıktır, ilkelliktir..

Mutlaka yapılması gereken teknik amaçlı bir uçussa, haber verilmeden yapılması saygısızlıktır, ilkelliktir..

Milyonlarca insanın yaşadığı bir şehirde o anda kimbilir kaç hastamız, uykudaki kaç bebeğimiz, sınıflarında olan kaç minik yavrumuz boş yere ürkütülmüş, tedirgin edilmiştir.. Eskişehir Hava Üs Komutanı’nın böyle bir yetkisi yoktur.. olmamalıdır..

Siyasi bir mesaj verme amacıyla yapılmışsa, saygısızlık ve ilkellik lafları hafif kalır..

Buna karşılık sivil yetkililerin ‘dut yemiş bülbül’ tavırları da ilginç..

Mutlaka yapılması gereken teknik amaçlı bir uçussa, ya belediyeden ya valilikten, “bir yanlış anlaşma oldu, gelecek sefer mutlaka önceden uyarı yapılacak” tarzında bir açıklama beklenirdi..

Siyasi bir mesaj verme amacıyla yapılmışsa, hükümetten bir ses çıkması gerekirdi..

Bu sessizliğin iki sebebi olabilir..
Ya ‘yarabbi şükür’ sendromu ile karşı karşıyayız.. Önce Cumhuriyet Bayramı resepsiyonu, sonra bu alçak uçuşlar..

Ya da ‘ya sabır ya selamet’ duruşu..

Umarım ikincisidir.. ve umarım sabrın sonuna yaklaşılmıştır..

Saygılarımla,

Tevfik İzmirli